Namazı Bozan Şeyler Nelerdir?
Namazda vücuttaki bir yeri üç defadan fazla kaşımak namazı bozar mı?
Namaza ait olmayan bir hareketi, bir özre mebni olmaksızın çokça yapmak, yani amel-i kesir namazı bozar. Amel-i kesir için net bir sınır çizmek zordur. Kimi alimlere göre namazdan olmayan bir hareketi iki elle birden yapmak, kimilerine göre bir hareketi üç defa peş peşe yapmak, tercih edilen diğer görüşe göre ise, dışarıdan gözlemleyen kişide, namazda olunmadığı izlenimini verecek bir davranışta bulunmaktır. Bu bakımdan, namazdaki eylemlere benzemeyen ve namazla bağdaşmayan bir davranış, namazda olunmadığı izlenimini veriyorsa amel-i kesir çerçevesine girer ve namazı bozar. Namaz kılan kişi, bir uzvunu nasıl kaşıdığını ve bunun namazını bozup bozmadığını bu açıklamalara göre değerlendirmelidir (İbn-i Abidin, Reddü’l-muhtar, II, 385).
Namazda gülmenin hükmü nedir?
Namazda gülme üç türlü olabilir:1-Namazda iken yanındakilerin duyabileceği şekilde sesli olarak gülmek; bununla hem abdest hem de namaz bozulur (Serahsi, el-Mebsut, I, 182).İbn Üsame’nin babasından naklettiği bir hadiste şöyle denilmektedir: “Biz Rasulüllah’ın peşinde namaz kılarken görme özürlü birisi bir çukura düştü. Biz de adamın haline güldük. Bunun üzerine Rasulüllah yeniden abdest alıp namazı baştan itibaren iade etmemizi emretti.” (Darekutni, Sünen, I, 295).
Hanefiler dışındaki mezheplerde kahkaha namazı bozsa da abdesti bozmaz. Çünkü namazın dışındayken kahkaha abdesti bozmadığına göre namazdayken de bozmaz (İbn Kudame, el-Muğni, I, 211).
2- Namaz kılan kimsenin kendisinin duyabileceği kadar gülmesiyle yalnızca namaz bozulur.
3- Kişinin ne yakınındakinin ne de kendisinin işitmeyeceği şekilde gülümsemesi namazı da abdesti de bozmaz (Mevsıli, el-İhtiyar, I, 11).
Namazda hatalı okumak namazı bozar mı?
Namazda yapılan kıraat hatalarının namazı bozup bozmayacağı konusunda fakihler bir takım ölçüler getirmişlerdir. Bunlar şöyle özetlenebilir;Kur’an kasten manası değişecek derecede yanlış okunursa namaz bozulur.Hata veya unutarak yanlış okunması halinde ise;
a) Yanlışlık kelimelerin harekelerinde ise, manada bir değişiklik olsa da, olmasa da namaz bozulmaz.
b) Yanlışlık durak yerlerinde yapılırsa; yani durulacak yerde geçilip, geçilecek yerde durulursa, manasında değişiklik olup olmadığına bakılmaksızın namaz bozulmaz.
c) Bir harf yerine başka bir harf okunması şeklindeki meydana gelen yanlışlıkta, mananın değişip değişmediğine bakılır. Buna göre; bir harf değişir de bu değişiklikle kelimenin manası değişmez ve Kur’an’da da o kelimenin benzeri varsa namaz bozulmaz. Şayet harf değişmekle kelimenin manası bozulmaz ve fakat bu kelimenin bir benzeri Kur’an’da yoksa İmam Ebu Hanife ve İmam Muhammed’e göre namaz bozulur, İmam Ebu Yusuf’a göre bozulmaz. Eğer harfin değişmesiyle mana değişir ve Kur’an’da da benzeri yoksa namaz bozulur. Namaz esnasında az veya çok miktarda ayet atlamakla namaz bozulmaz. Namazda önemli bir hata ile okuduktan sonra, dönüp yeniden düzgün bir şekilde okursa namaz caiz olur (Fetavay-ı Hindiyye, I, 79 vd. ).
Namazda pantolonu çekmek namazı bozar mı?
Kişi namaz kılarken, namaza halel getirecek hareketlerden kaçınmalı, azalarını kontrol ettiği gibi, kalbini de Allah’a yöneltmelidir. Namaza aykırı olup ‘amel-i kesir’ olarak nitelenen hareketlerin namazda yapılması namazı bozar. Amel-i kalil denilen, basit hareketler ise namazı bozmaz. Amel-i kesir için net bir tanım yapma imkanı olmamakla birlikte, dışarıdan gözlemleyen kişide, namazda olunmadığı izlenimini verecek kadar hareket etmek şeklinde tasvir edilmiştir. Amel’i kalil ise, bunun zıttıdır. Diğer bir tarife göre de iki el ile yapılması adet olan işler amel-i kesir, bir el ile yapılan işler ise ameli kalildir. Zorunlu olmadıkça pantolonu veya elbiseyi rükua veya secdeye giderken çekmek, namaz dışı bir işle meşguliyet olduğu ve namazda olması gereken huşua aykırı düştüğü için mekruh olmakla birlikte namazı bozmaz (Kasani, Bedai’u’s-Sanai’, I, 504; Merğinani, el-Hidaye, I, 64). Pantolonu amel-i kesir sayılacak bir tarzda çekmek ise namaz bozar.
Namaz kılanın önünden geçilmesi namazı bozar mı?
İster kapalı, ister açık alanda olsun zorunlu olmadıkça namaz kılan birisinin önünden geçilmemelidir. Zira Hz. Peygamber namaz kılanın önünden geçmektense 40 yıl beklemenin daha hayırlı olacağını belirtmiştir (Müslim, Salat, 48, h. no: 1160). Namaz kılanın da, uygun bir yere durmak veya sütre vb. bir şey koymak suretiyle önünden geçilmemesi için önlem alması gerekmektedir. Zira Hz. Peygamber (s.a.s.), önünden insan veya hayvanların geçmesi muhtemel olan bir yerde namaz kılan kişinin önüne sütre (değnek veya başka bir şey) koymasını tavsiye etmektedir (Müslim, Salat, 47, 1149; 48, H. No: 1157). Sütreyi terk etmek ise mekruhturCemaatle kılınan namazlarda, sadece imamın sütre edinmesi yeterlidir; diğerlerinin sütre koyması gerekmez (Buhari, Salat, 90). Namaz kılanın önündeki sütrenin ardından geçmekte bir sakınca yoktur. Namaz kılanın önünden geçen kimse sorumlu olmakla birlikte önünden geçilen kişinin namazı bozulmaz. Fakat büyük camilerde, namaz kılanın secde mahallinin uzağından geçmek caizdir (Ka’sani, Bedaiu’s-Sanai’, Beyrut, 1982, I, 489; II, 349-350; II, 373-374).