Eyyâm-ı nahr’dan önce kurbanlığı bağlamak.
Hayvana kurbanlık nişanı takmak, işaretlendirmek.
Kesilecek yere güzellikle, eziyet vermeden götürmek.
Yemek borusu, nefes borusu ve iki şahdamarını kesmek ve keserken acele davranmak.
Boğazlamayı enseden değil boğazdan yapmak.
Kendi kurbanını kendisi kesmek, kesemiyorsa müslümana kestirmek. Ehl-i kitab’tan birine kestirmek mekruhtur.
Hayvanı kıbleye karşı kesmek. Hayvan kesilirken orada hazır bulunmak.
Dua etmek ve besmeleden önce veya sonra: “Allahümme minke ve leke salatî nusukî ve mahyâye ve mematî lillahi Rabbil-Alemine lâ şerike lehu ve bizalike Umirtu ve ene mine’l-müslimîn.” “Ey Rabbim bu senden ve yine sanadır. Namazım, kulluğum, kurbanım, ölümüm ve dirimim eşi benzeri olmayan âlemlerin Rabbi Allah içindir. Ben bununla emrolundum ve teslim olanlardanım” demek.
Dua ile besmeleyi birbirinden ayırmak. Besmeleden önce veya sonra dua etmek, Besmele ile beraber dua etmek mekruhtur.
Kurban olacak hayvanın imkan ölçüsünde en semizi, en büyüğü olması.
Eyyâm-ı nahr’ın ilk günü gündüzleyin kesmek.
Kurban bıçağının çok keskin olması.
Hayvanı kesildikten sonra soğumaya ve canın iyice çekilmeye bırakılması, soğumadan ve can çekilmeden önce yüzmek mekruhtur.
Kurban sahibinin kurban etinden yemesi. Çünkü bu Allah’ın bir ziyafetidir.
Etinden başkalarına vermek.
Kurban Bayramında kesilmek üzere satın alınmış olan hayvan kesilmez ve bayram günleri geçerse, hayvanın tasadduk edilmesi gerekir. Bu konuda zengin ve fakir aynı hükme tabidir. Zengin olan kişi ise kurbanlık alsın veya almasın kurban kesmediği takdirde kurbanın kıymetini tasadduk etmesi gerekir. Ertesi yıla bırakamaz.
Ölüye kurban keseceğini söyleyen bir kimse, kurbanını bayram günlerinde kesmesi ona vacib olur. (1)
Kaynak: 1) Kurban, Saffet KÖSE, Şamil İslam Ansiklopedisi